Metafizik, felsefenin belirli bir bölümüdür. Bu bölümde, “Varlık nedir?”, “Bir dış dünya var mıdır?”, “Beden ile ruh arasındaki ilişkiler nelerdir?”, “Tanrı var mıdır?”, “Ruh ölümlü müdür, ölümsüz müdür?“ gibi sorulara cevaplar aranır. Ayrıca, bilginin nereden geldiği, neleri bilebileceğimiz de araştırılır. Ama metafizikteki asıl araştırma konuları, evren, tanrı ve ruhtur.
(Fizikötesi), bir felsefe dalıdır. Varlıkların, duyuların dışındaki temellerini araştırır. Varlığın sebebi, ruh, tanrı, kainat gibi konular metafizik (fizikötesi)nin çerçevesine girer. Maddi ve manevi ilimlerin ortaya koyduğu prensiplere dayanarak eşyanın özüne ulaşmak da bu felsefe dalının konusudur. Biz bir kısım gerçekleri doğrudan doğruya duyularımızla anlarız. Tabiatla ilgili gerçekler böyledir. Öte yandan bir kısım gerçekler de vardır ki, onların varlığını duyularımızla anlayamayız.
Maddenin dışında kalan bu gibi gerçekleri bize metafizik öğretir. Mesela, «var olmak» bir gerçektir, fakat sebebi nedir? Niteliği nedir? Hiçbir fizik dalı bize bunu öğretmez. İşte varlık, Tanrı, ruh vb. gibi kavramlar böylece metafiziğin konuları olur. İncelemeleri varlık, varoluş, evrensel, özellik, ilişki, sebep, uzay, zaman, tanrı, olay gibi kavramlar üzerinedir. Metafiziği tanımlamaktaki zorluk Aristotales'in bu alana ismini verdiği yüzyıldan bu yana bu alanın gösterdiği değişimdir. Metafiziğin konusu olmayan konular metafizik içine dahil edilmişlerdir.
Yüzyıllarca metafiziğin içinde olan Din felsefesi, Aklın felsefesi, algı felsefesi, Dil felsefesi ve Bilim felsefesi gibi konular kendi alt başlıkları altında incelenmeye başlanmıştır. Bir zamanlar metafiziğin konusu içinde yer almış konuların hepsinden söz etmek çok yer tutabilir. Temel metafizik sorunları hep metafiziğin konusu olagelmiş konular olarak tanımlamak mümkündür. Bu sorunların ortak niteliği ise hepsinin ontolojik (varlıksal) sorunlar olmasıdır.
Metafizik sözcüğü, ilk olarak İÖ. 1. yüzyılda, Rodoslu Andronikos tarafından ortaya atıldı. Andronikos, Aristoteles’in (İÖ 384-322) eserlerini derlerken, fiziğe ilişkin bölümden sonraki yazılara, “metafizik”, yani “fizikten sonra gelen” ya da “fizikötesi” adını verdi. Aristoteles’in bu eserinde incelediği konular daha sonra, metafizik konular deyince, duyularımızı ve algılarımızı aşan konular anlaşıldı. Aristoteles bu eserinde incelenen konulara “ilk felsefe” diyordu. İlk felsefe, yani metafizik, “varlığı, varlık olarak” inceliyor; genel olarak var olmanın koşullarını, kaç çeşit nedenden söz edilebileceğini, var olanların en üst katında bulunan yetkin varlığı yani Tanrı’yı ele alıyor ve açıklıyordu.